Bölüm 5

Gecenin Fısıldadığı
Quod Nox Susurrat

“Somnus est nuntius mortis in angulo vitae latens, sed omni mane portas renascentiae aperit.”
“Uyku, hayatın karanlık köşesinde bekleyen bir ölüm habercisidir. Ama her sabah, yeniden doğuşun kapılarını aralar.”

Dedesi ona sesleniyordu:

“Sorulara korkusuzca bakmalısın, cevapları da korkusuzca vermelisin. Korkunun olduğu yerde bilgelik olmaz.

Asi ruhlu, dik durabilen insan büyüktür.

Bütün düşündüklerini söylemiş ve bütün hedeflerine ulaşmış kaç kişi tanıdın?

İnsanı insan yapan şey, ona değer katan, onu büyüten şey yaptıkları değil;
söyleyemedikleri, söylemedikleri,
yapmadıkları ve yapamadıklarıdır…

En cesur, en zeki liderlerin bile daha ileriye gitmesine engel olan türlü güçlükler vardır.

Ama biz;
ışığın insanları, aydınlanmanın takipçileri,
bu engeller yüzünden yolumuzu değiştirmeden üstesinden gelmesini bilenleriz.

Bir dağ kartalı avına saldırırken;
dağ keçisinin boynuzlarını,
tilkinin sivri dişlerini ya da çıngıraklı yılanın zehrini asla düşünmez…

Kalk! Haydi, çözmen gereken bir anahtar var…

Dünyanın bizden sonra çok daha güzel ve güvenli olması için yaptıklarımızın doğruluğundan emin olmamız lazım.
Gelecekte doğup yeniden yaşayabilmemiz için en güzel fikirleri şimdiden ekip yeşermesini sağlamamız lazım.

Unutma asla:
Sen geçmiş için değil, gelecek için doğdun.

Yanılgılar ve kusurlarla dolu geçmişi düzelttiğini sananlar;
geçmişin harabeleri üzerine makyajlanmış, içi karanlık saraylar inşa edenlerden asla beklentin olmasın.
Yanılgıları her zaman, yıkıntıları her daim çok büyük olacaktır…

Çok geç de olsa farkına varacaklar ama pişmanlıkları kıyamete kadar sürecektir.

Asla yarattığın eserin bir esiri olma.
Bu seni bir kalıba sokar ve kısıtlar.

Uyan ve yapman gerekeni yap.
“Gladius Domini Illuminatio”
(Aydınlanmanın Efendisinin Kılıcı)

Alarmın çalmasına gerek kalmadan, yataktan fırladı dedesinin sesiyle…
Bu nasıl olmuştu?

Yıllardır rüyasında bile görmediği dedesi, saatlerce konuşmuş; ona yine ders vermiş, yol göstermişti.
Evet…
Bir şeyleri hatırlamasını istiyordu, belliydi.